Research Article
BibTex RIS Cite

YEZÎD B. MUÂVİYE’NİN VELİAHT OLARAK BELİRLENMESİ ÜZERİNE YAŞANAN TARTIŞMALARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

Year 2025, Volume: 12 Issue: 1, 81 - 106, 30.06.2025
https://doi.org/10.46353/k7auifd.1618790

Abstract

Çalışmamızın konusu, Müslümanların yönetici belirlemede uyguladıkları sistem olan veliahtlık ve ilk aday olan Yezîd b. Muâviye etrafındaki tartışmaları değerlendirme olacaktır. Çalışmanın amacı, veliahtlık sistemine yöneltilen eleştirilerin Yezîd’in kişiliğine yönelik olduğunu ortaya koymak ve sistemin ilgili şahsın kişiliğinden ayrı değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaya çalışmaktır. Yöntem olarak tümevarım kullanılacaktır. Kaynaklar taranacak, ilgili bilgiler toplanarak değerlendirmeye tabi tutulacaktır. Veliaht, halife veya hükümdarların kendilerinden sonra tahta geçmek üzere belirledikleri kişileri ifade eder. Veliaht olarak belirlenen kişi işlemi gerçekleştiren halife veya kralın erkek çocuğu olabileceği gibi diğer akraba veya kan bağı olmayan biri de olabilir. Bu bağlamda bakıldığında Müslümanların ilk halifesi olan Hz. Ebû Bekir’in, Hz. Ömer’i halife olarak tayin etmesi veliahtlık uygulaması olarak değerlendirilebilir. İslâm tarihinde kendi oğlunu veliaht tayin eden ve ona biat alan ilk kişi Muâviye b. Ebî Süfyan’dır. Onun kendi oğlunu veliaht tayin etmesi o güne kadar gelen teamüllere aykırıydı. Hz. Ömer’in öleceği anlaşılınca kendisinden sonra birini tayin etmesi istenmiş ancak o, böyle bir tasarrufta bulunmamıştır. Hatta oğlu Abdullah’ı kendisinden sonra halife olarak tayin etmesi talep edilmiş ancak bu teklifi reddetmiştir. Aynı şekilde kendisinden sonra oğlu Hasan’a halife olarak biat edilmesi konusu Hz. Ali’ye de sorulmuştur. O, işin ümmet tarafından çözülmesi gereken bir mesele olduğunu söyleyerek olumlu veya olumsuz herhangi bir kanaat belirtmemiştir. Her ne kadar kendisinden sonra oğlu Hasan’a biat edilmişse de Hz. Ali oğlunu işaret etmediği gibi ona biat alma girişiminde bulunmamıştır. Muâviye’nin oğlunu veliaht tayin etmesinin görünürdeki gerekçesi; Müslümanlar arasında halife seçiminden dolayı yeniden kan akmamasıdır. Ancak maksadının iktidarın kendi soyundan devam etmesi şeklinde yorumlanmıştır. Bu yeni uygulamaya en büyük direncin Medine’den geldiği söylenebilir. Çünkü Medine, Müslümanlar açısından saygı gören sahâbe ve çocuklarının yaşadığı yer ve aynı zamanda meşruiyet açısından onayı alınması gereken insanların bulunduğu bir şehirdi. Bu açıdan oranın biatının alınması önemliydi. Bunun farkında olan Muâviye, Medine ileri gelenlerinin onayını alma konusunda çok çaba sarf etmiştir. Medine ahalisi üç gerekçeyle Muâviye’nin bu uygulamasına karşı çıkmışlardır: Sahabe uygulaması olan şûranın terke edilmesi, Hicaz’ın saltanat sistemine alışık olmaması ve Yezîd’in bilinen kötü huyları. Medine ileri gelenleri açısından en anlaşılır itiraz Yezîd’in yaşantısıdır. Çünkü Medine halkına göre, halife olacak kişinin İslâm’ın temsil etmesi açısından din ile bağdaşmayan huyların olması kabul edilemezdi. Onlara göre dini ilkelerin yaşanması ve temsil edilmesi en önemli önceliktir. Ancak özelde Medine genelde ise Hicaz dışındaki merkezlerin İslâmiyet ile tanışmaları fetihler kanalıyla olmuştur. Ganimetlerden faydalanmak Müslüman olmaları için önemli bir etkendi. Dolayısıyla onların din ile bağlantılarında ekonomik yapı oldukça etkindir. Maddi anlamda refah sağlayacak bir halifenin din ile bağdaşmayan huyları fazlaca sorun teşkil etmeyecektir. Veliahtlık sistemi değerlendirilirken meydana gelen sosyal değişimin unutulmaması gerekir. Çünkü İslâm coğrafyası yüz ölçüm bakımından büyük bir genişleme ve demografik bakımdan büyük bir artış göstermiştir. Hicaz bu coğrafya ve nüfus içerisinde azınlık durumuna düşmenin yanında siyasî etkisini de yitirmiştir. Her ne kadar Hicaz bölgesi saltanat ile yönetilmemişse de İslâm coğrafyasına yeni katılmış bölgelerin büyük kısmı bu sistemi biliyorlardı. Bizans hâkimiyetinde bulunan Suriye, Mısır, el-Cezire, Sâsânî egemenliğinde bulunan Irak ve İran bölgesinin tamamı hanedanlıklar tarafından yönetilmeye alışıktı. Zaten bu sistemi getiren Muâviye, Suriye bölgesinde uzun süre valilik yapmıştı. Veliahtlık konusundaki tartışmalar bu yöntemle başa geçen Yezîd etrafında yoğunlaşmaktadır. Yezîd’in eğlenceye düşkün olması, ibadetlere karşı kayıtsız oluşu, ava ve köpek boğuşturmaya meraklı olması tenkit edilen huyların başında gelmektedir. Yezîd’in yönetimde bulunduğu esnada sebep olduğu Kerbela Olayı, Harre Vakıası ve Kâbe’nin kuşatılıp tahrip edilmesi daha sonraki dönemlerde İslâm dünyasında en fazla tartışılan konular arasında yerini almıştır. Sonuç olarak veliahtlık, sistem olarak tartışılma yerine bu yolla başa geçen Yezîd’in huyları ve yönetimi esnasında sebep olduğu facialar odak hâline gelmiştir. Zira aynı yöntemle başa geçen Ömer b. Abdülaziz takdir görmüş, halifeliği konusunda meşruiyet tartışmalarına muhatap olmamıştır. Nitekim bu sistem uzun yıllara İslâm dünyasında uygulanmıştır. Veliahtlık sisteminin o günkü dünya yönetim sistemlerine uyum sağladığı söylenebilir.

References

  • Apak, Adem. Ana Hatlarıyla İslam Tarihi. İstanbul: Ensar, 10. Basım, 2014.
  • Apak, Adem. İslâm Öncesi Arap Tarihi ve Kültürü. İstanbul: Ensar Yayınları, 2014.
  • Atalan, Mehmet. “Hz. Muhammed’in Vefatından Sonraki Hilafet Tartışmaları”. Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 9/2 (2004), 55-68.
  • Aycan, İrfan. “Emevîler Dönemi İç Siyasi Gelişmeler” 39/1 (1999), 147-174.
  • Aycan, İrfan. Saltanata Giden Yolda Mu’âviye b. Ebî Süfyan. Ankara: Otto, 2. Baskı., 2020.
  • Belazurî, Ahmed b. Yahya b. Cabir b. Davud. Ensâbü’l-eşrâf. Beyrut: Darü’l-Fikir, 1996.
  • Çelikkol, Yaşar. İslam Öncesi Mekke. Ankara: Ankara Okulu, 2016.
  • Demir, Adem. Muâviye b. Ebî Süfyân’a Yöneltilen Eleştiriler. Kahramanmaraş: SAMER, 2021.
  • Dineverî, Ebû Hanîfe Ahmed b. Dâvûd b. Venend. el-Aḫbârü’ṭ-ṭıvâl. Mısır: Vüzeratü’s-Sekâfeti ve’l-irşâdü’l-Kavmî, 1960.
  • Dineverî, Ebû Muhammed Abdullah b. Müslim b. Kuteybe. Me’arif. Kahire: el-Heyetü’l- Misriyetü’l-Ammeti li’l-Kütüb, 1992.
  • Ebû Hanîfe, Nu‘mân b. Sâbit b. Zûtâ b. Mâh. el-Fıḳhü’l-ekber. Mektebetü’l-Furkan, 1999.
  • Ebû Ubeyd, Mus‘ab b. Abdullah b. Mus‘ab b. Sabit b. Abdullah b. Zübeyr. Nesebü Kureyş. Kahire: Darü’lü-Me’arif, 1431.
  • Halife b. Hayyât. et-Târîḫ. Dımaşk: Darü’l-Kalem, 1397.
  • Hatipoğlu, Mehmet Said. Siyasi-İctimai Hâdiselerle Hadîs Münasebetleri. Ankara: Otto, 2. Basım, ts.
  • İbn Abdürrabih, Ebû Ömer Şihâbüddîn Ahmed. el-ʿİḳdü’l-ferîd. 8 Cilt. Beyrüt: Darü’l-Kütübi’l-’İlmiyye, 1. Basım, ts.
  • İbn Hişâm, Ebû Muhammed Cemâlüddîn Abdülmelik b. Hişâm b. Eyyûb el-Himyerî el-Meâfirî el-Basrî el-Mısrî. es-Sîretü’n-Nebeviyye. Mısır: Şirketü Mektebe ve Matba’t-i Mustafa el-Babî el-Halebî, 1955.
  • İbn Kelbî, Ebü’l-Münzir Hişâm b. Muhammed b. Sâib b. Bişr. Cemheretü’n-neseb. Kuveyt: Matba’atü Hükümeti’l-Kuveyt, 1983.
  • İbn Kuteybe, Ebî Muhammed Abdullah b. Müslim. el-İmâme ve’s-siyâse. Beyrut: Dâru’l-edva’, 1990.
  • İbn Sa’d, Ebû Abdillâh Muhammed b. Sa‘d b. Menî‘ el-Kâtib el-Hâşimî el-Basrî el-Bağdâdî. eṭ-Ṭabaḳātü’l-kübrâ. Kâhire: Mektebetü’l-Hanci, 2001.
  • İbnü’l-Esîr, Ebü’l-Hasen İzzüddîn Alî b. Muhammed b. Muhammed eş-Şeybânî el-Cezerî. el-Kâmil fi’t-târîḫ. Beyrut: Dâru’l-Kitabi’l-Arabî, 1997.
  • Kılıç, Ünal. “Yezid b. Muaviye’nin Şahsiyetinin Oluşumunda Etkili Olan Unsurlar”. C.Ü. İlahiyat Fakültesi Dergisi 11/1 (2007), 69-89.
  • Köse, Üzeyir. “İslâm Hukukunda Devlet Başkanlığı ve Meşru Devlet Başkanına İsyan Suçunun Cezası”. Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 4/7 (ts.), 107-140.
  • Mes’udî, Ebü’l-Hasan b. Ali. Mürûcü’ẕ-ẕeheb. Müessesetü Daü’l-Hicre, ts.
  • Minkarî, Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Yahyâ b. Bekr et-Temîmî. Vaḳʿati Ṣıffîn. Ankara: Ankara Okulu, 2017. Öner, Abdulkerim. Râşid Halifelerden Hz. Ebû Bekir. İstanbul: Ensar Yayınları, 2024.
  • Severcen, Şefaettin. Hz. Muhammed İslam Daveti Mekke. Ankara: Fecr Yayınları, 2019.
  • Suheylî, Ebu Kasım Abdurrahman b. Abdullah b. Ahmed. er-Ravżü’l-ünüf. Beyrut: Dar-ü İhyai’t-Turasi’l-Arabî, 2000.
  • Şehristânî, Ebü’l-Feth Tâcüddîn (Lisânüddîn) Muhammed b. Abdilkerîm b. Ahmed. el-Milel ve’n-niḥal. 3 Cilt. Müessetü’l-Halebî, 1431.
  • Şulul, Kasım. Ana Hatlarıyla Siyer-i Nebî. İstanbul: Ensar, 2014.
  • Taberî, Ebû Cafer Muhammed b. Cerir. Târîḫu’l-ümem ve’l-mülûk. Mısır: Darü’l Marife, 2. Basım, 1967. Turguti, Abdylkader. “Hilafet Tartışmalarının Siyasi Mezheplerin Oluşumuna Etkisi”. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 3/5 (2016), 149-176.
  • Vakıdî, Ebû Abdillâh Muhammed b. Ömer b. Vâkıd el-Vâkıdî el-Eslemî el-Medenî. Kitabü’r-Ridde. Beyrut: Darü’l-Ğarbî’l-İslamî, 1990.
  • Yılmaz, Saim. Emevîler’de Velîahtlık. İstanbul: Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1996.
  • Yılmaz, Saim. “Veliaht”. İslâm Ansiklopedisi. C. 43. İstanbul: TDV, ts.
  • Yiğit, İsmail. “Sıffîn Savaşı”. İslam Ansiklopedisi. 37/107-108. İstanbul: TDV, 2007.

THE EVALUATION OF THE DEBATES OVER THE APPOINTMENT OF YAZID AS THE HEIR APPARENT

Year 2025, Volume: 12 Issue: 1, 81 - 106, 30.06.2025
https://doi.org/10.46353/k7auifd.1618790

Abstract

The subject of our study will be to evaluate the system of succession, which Muslims used to appoint rulers, and to evaluate the debates surrounding Yazīd’s designation as heir. The aim of the study is to show that the criticisms directed against the succession system are directed against Yazīd's personality and that the system should be evaluated separately from the personality of the person concerned. An inductive approach will be employed. Sources will be reviewed, relevant information will be collected and evaluated. Heir refers to the person designated by caliphs or rulers to succeed them to the throne. The person designated as the heir can be the male child of the caliph or the king, as well as other relatives or non-blood relatives. In this context, the appointment of Hazrat Abu Bakr, the first caliph of the Muslims, to appoint Hazrat Umar as caliph can be considered as the practice of succession. Mu'awiya was the first person in the history of Islam to appoint his own son as heir apparent and to take allegiance to him. His appointment of his own son as the successor was contrary to the custom of the time. When it became clear that Hazrat Umar was going to die, he was asked to appoint someone after him, but he did not do so. He was even asked to appoint his son Abdullah as caliph after him, but he rejected this offer. Hazrat Ali was also asked about pledging allegiance to his son Hasan as caliph after him. He did not express any positive or negative opinion, saying that it was a matter to be resolved by the ummah. Although allegiance was pledged to his son al-Hasan after him, Hazrat 'Ali did not point to his son nor did he attempt to receive allegiance from him. The ostensible reason for Mu'awiya's appointment of his son as the heir apparent was to avoid bloodshed among Muslims over the election of the caliph. However, it can be said that the real purpose was to ensure the continuation of power in his own lineage. It can be said that the greatest resistance to this new practice came from Medina. This was because Medina was a city where the Companions and their children, who were respected by the Muslims, lived, and at the same time, it was a city where people whose consent was required for legitimacy. In this respect, it was important to obtain their allegiance. Being aware of this, Mu'awiya made great efforts to obtain the approval of the notables of Medina. The people of Medina opposed this practice of Mu'awiya on three grounds: The abandonment of the Companions' practice of shūra, the fact that Hijaz was not accustomed to a system of sultanate, and Yazīd's known bad habits. The most understandable objection for the elites of Medina was Yazīd's known bad habits. For the people of Madinah, it is unacceptable for the person who will be the caliph to have habits that are incompatible with religion in terms of representing Islam. For them, living and representing religious principles is the most important priority. Because the Islamic geography showed a great expansion in terms of area and a great increase in terms of demographics. Hijaz not only became a minority in this geography and population, but also lost its political influence. Although the Hijaz region was not ruled by a sultanate, most of the regions that had recently joined the Islamic geography were accustomed to this system. Syria, Egypt, al-Jazira under Byzantine rule, Iraq and Iran under Sasanian rule were all used to being ruled by dynasties. Mu'awiya, who introduced this system, had been governor of Syria for a long time. The discussions on the issue of succession centered around Yazīd, who came to power through this method. Yazīd's fondness for entertainment, his indifference to worship, his interest in hunting and dog fighting were among the most criticized habits. The Karbala Incident, the Harrah Incident and the siege and destruction of the Ka'bah, which Yazīd caused during his rule, were among the most debated issues in the Islamic world in later periods. As a result, instead of discussing the succession as a system, the habits of Yazīd, who came to power in this way, and the disasters he caused during his rule became the focus. 'Umar b. 'Abd al-'Abd al-'Aziz, who came to power through the same method, was appreciated and did not face legitimacy debates about his caliphate. As a matter of fact, this system was practiced in the Islamic world for many years. It can be said that the succession system adapted to the world systems of governance at that time.

References

  • Apak, Adem. Ana Hatlarıyla İslam Tarihi. İstanbul: Ensar, 10. Basım, 2014.
  • Apak, Adem. İslâm Öncesi Arap Tarihi ve Kültürü. İstanbul: Ensar Yayınları, 2014.
  • Atalan, Mehmet. “Hz. Muhammed’in Vefatından Sonraki Hilafet Tartışmaları”. Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 9/2 (2004), 55-68.
  • Aycan, İrfan. “Emevîler Dönemi İç Siyasi Gelişmeler” 39/1 (1999), 147-174.
  • Aycan, İrfan. Saltanata Giden Yolda Mu’âviye b. Ebî Süfyan. Ankara: Otto, 2. Baskı., 2020.
  • Belazurî, Ahmed b. Yahya b. Cabir b. Davud. Ensâbü’l-eşrâf. Beyrut: Darü’l-Fikir, 1996.
  • Çelikkol, Yaşar. İslam Öncesi Mekke. Ankara: Ankara Okulu, 2016.
  • Demir, Adem. Muâviye b. Ebî Süfyân’a Yöneltilen Eleştiriler. Kahramanmaraş: SAMER, 2021.
  • Dineverî, Ebû Hanîfe Ahmed b. Dâvûd b. Venend. el-Aḫbârü’ṭ-ṭıvâl. Mısır: Vüzeratü’s-Sekâfeti ve’l-irşâdü’l-Kavmî, 1960.
  • Dineverî, Ebû Muhammed Abdullah b. Müslim b. Kuteybe. Me’arif. Kahire: el-Heyetü’l- Misriyetü’l-Ammeti li’l-Kütüb, 1992.
  • Ebû Hanîfe, Nu‘mân b. Sâbit b. Zûtâ b. Mâh. el-Fıḳhü’l-ekber. Mektebetü’l-Furkan, 1999.
  • Ebû Ubeyd, Mus‘ab b. Abdullah b. Mus‘ab b. Sabit b. Abdullah b. Zübeyr. Nesebü Kureyş. Kahire: Darü’lü-Me’arif, 1431.
  • Halife b. Hayyât. et-Târîḫ. Dımaşk: Darü’l-Kalem, 1397.
  • Hatipoğlu, Mehmet Said. Siyasi-İctimai Hâdiselerle Hadîs Münasebetleri. Ankara: Otto, 2. Basım, ts.
  • İbn Abdürrabih, Ebû Ömer Şihâbüddîn Ahmed. el-ʿİḳdü’l-ferîd. 8 Cilt. Beyrüt: Darü’l-Kütübi’l-’İlmiyye, 1. Basım, ts.
  • İbn Hişâm, Ebû Muhammed Cemâlüddîn Abdülmelik b. Hişâm b. Eyyûb el-Himyerî el-Meâfirî el-Basrî el-Mısrî. es-Sîretü’n-Nebeviyye. Mısır: Şirketü Mektebe ve Matba’t-i Mustafa el-Babî el-Halebî, 1955.
  • İbn Kelbî, Ebü’l-Münzir Hişâm b. Muhammed b. Sâib b. Bişr. Cemheretü’n-neseb. Kuveyt: Matba’atü Hükümeti’l-Kuveyt, 1983.
  • İbn Kuteybe, Ebî Muhammed Abdullah b. Müslim. el-İmâme ve’s-siyâse. Beyrut: Dâru’l-edva’, 1990.
  • İbn Sa’d, Ebû Abdillâh Muhammed b. Sa‘d b. Menî‘ el-Kâtib el-Hâşimî el-Basrî el-Bağdâdî. eṭ-Ṭabaḳātü’l-kübrâ. Kâhire: Mektebetü’l-Hanci, 2001.
  • İbnü’l-Esîr, Ebü’l-Hasen İzzüddîn Alî b. Muhammed b. Muhammed eş-Şeybânî el-Cezerî. el-Kâmil fi’t-târîḫ. Beyrut: Dâru’l-Kitabi’l-Arabî, 1997.
  • Kılıç, Ünal. “Yezid b. Muaviye’nin Şahsiyetinin Oluşumunda Etkili Olan Unsurlar”. C.Ü. İlahiyat Fakültesi Dergisi 11/1 (2007), 69-89.
  • Köse, Üzeyir. “İslâm Hukukunda Devlet Başkanlığı ve Meşru Devlet Başkanına İsyan Suçunun Cezası”. Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 4/7 (ts.), 107-140.
  • Mes’udî, Ebü’l-Hasan b. Ali. Mürûcü’ẕ-ẕeheb. Müessesetü Daü’l-Hicre, ts.
  • Minkarî, Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Yahyâ b. Bekr et-Temîmî. Vaḳʿati Ṣıffîn. Ankara: Ankara Okulu, 2017. Öner, Abdulkerim. Râşid Halifelerden Hz. Ebû Bekir. İstanbul: Ensar Yayınları, 2024.
  • Severcen, Şefaettin. Hz. Muhammed İslam Daveti Mekke. Ankara: Fecr Yayınları, 2019.
  • Suheylî, Ebu Kasım Abdurrahman b. Abdullah b. Ahmed. er-Ravżü’l-ünüf. Beyrut: Dar-ü İhyai’t-Turasi’l-Arabî, 2000.
  • Şehristânî, Ebü’l-Feth Tâcüddîn (Lisânüddîn) Muhammed b. Abdilkerîm b. Ahmed. el-Milel ve’n-niḥal. 3 Cilt. Müessetü’l-Halebî, 1431.
  • Şulul, Kasım. Ana Hatlarıyla Siyer-i Nebî. İstanbul: Ensar, 2014.
  • Taberî, Ebû Cafer Muhammed b. Cerir. Târîḫu’l-ümem ve’l-mülûk. Mısır: Darü’l Marife, 2. Basım, 1967. Turguti, Abdylkader. “Hilafet Tartışmalarının Siyasi Mezheplerin Oluşumuna Etkisi”. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 3/5 (2016), 149-176.
  • Vakıdî, Ebû Abdillâh Muhammed b. Ömer b. Vâkıd el-Vâkıdî el-Eslemî el-Medenî. Kitabü’r-Ridde. Beyrut: Darü’l-Ğarbî’l-İslamî, 1990.
  • Yılmaz, Saim. Emevîler’de Velîahtlık. İstanbul: Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1996.
  • Yılmaz, Saim. “Veliaht”. İslâm Ansiklopedisi. C. 43. İstanbul: TDV, ts.
  • Yiğit, İsmail. “Sıffîn Savaşı”. İslam Ansiklopedisi. 37/107-108. İstanbul: TDV, 2007.
There are 33 citations in total.

Details

Primary Language Turkish
Subjects History of Islam
Journal Section RESEARCH ARTICLES
Authors

Ömer Cide 0000-0002-4679-7161

Publication Date June 30, 2025
Submission Date January 13, 2025
Acceptance Date May 29, 2025
Published in Issue Year 2025 Volume: 12 Issue: 1

Cite

ISNAD Cide, Ömer. “YEZÎD B. MUÂVİYE’NİN VELİAHT OLARAK BELİRLENMESİ ÜZERİNE YAŞANAN TARTIŞMALARIN DEĞERLENDİRİLMESİ”. Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 12/1 (June 2025), 81-106. https://doi.org/10.46353/k7auifd.1618790.