Meme kanseri, 2020 yılında tahmini 2,3 milyon yeni vaka ile kadınlarda en sık teşhis edilen kanser türü haline gelen önemli bir küresel sağlık sorunudur. Genetik ve çevresel risk faktörlerinin anlaşılmasındaki ilerlemeler, son otuz yılda ölüm oranlarında önemli bir düşüşe katkıda bulunmuş ve iyileştirilmiş tanı ve tedavi stratejilerine yol açmıştır. Meme kanseri farkındalığı ve tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedilmiş olsa da özellikle düşük kaynaklı ortamlarda bakıma ve erken tanıya erişimdeki eşitsizlikler büyük bir zorluk olmaya devam etmektedir. Bu boşlukları ele almak, dünya çapında sonuçları iyileştirmek için kritik öneme sahiptir. Meme kanseri için doğal tedaviler, yan etkileri en aza indirirken geleneksel tedavileri tamamlayabilmeleri veya geliştirebilmeleri nedeniyle giderek daha fazla ilgi görmektedir. Fitokimyasallar da dahil olmak üzere çeşitli doğal ürünler, birden fazla mekanizma yoluyla önemli kanser karşıtı özellikler göstermiştir ve bu da onları meme kanserinin tedavisi için umut verici adaylar haline getirmektedir. Mikroalgler, apoptozu indüklediği ve kanser hücrelerinin çoğalmasını engellediği gösterilen flavonoidler ve fenolik asitler de dahil olmak üzere çeşitli biyoaktif bileşikler içerir. Mikroalg özleri, antioksidan aktivite, apoptozis indüksiyonu ve bağışıklık modülasyonu yoluyla meme kanserine karşı önemli bir koruyucu etkiye sahiptir. Çalışmalar, Spirulina ve Haematococcus pluvialis gibi mikroalglerin meme kanseri modellerinde tümör büyümesini engelleyebileceğini ve hücre ölümünü teşvik edebileceğini göstererek, tamamlayıcı terapiler olarak potansiyellerini vurgulamaktadır. Mikroalg özlerinin koruyucu etkileri ümit verici olsa da bunların işleyişini ve geleneksel kanser tedavilerine olası katılımını tam olarak kavramak için daha fazla araştırma gerekmektedir. Bu derleme, meme kanserine karşı etkinliklerine dayanarak, mikroalglerin ve mikroalg özlerinin antikanser ajanları kaynağı olarak potansiyelini vurgulamaktadır.
Breast cancer is a major global health problem, with an estimated 2.3 million new cases in 2020, making it the most commonly diagnosed cancer in women. Advances in the understanding of genetic and environmental risk factors have contributed to a significant decline in mortality rates over the past three decades and have led to improved diagnosis and treatment strategies. While significant progress has been made in breast cancer awareness and treatment, inequalities in access to care and early diagnosis, particularly in low-resource settings, remain a major challenge. Addressing these gaps is critical to improving outcomes worldwide. Natural treatments for breast cancer are gaining increasing attention as they can complement or enhance conventional treatments while minimizing side effects. Several natural products, including phytochemicals, have shown significant anti-cancer properties through multiple mechanisms, making them promising candidates for the treatment of breast cancer. Microalgae contain several bioactive compounds, including flavonoids and phenolic acids, which have been shown to induce apoptosis and inhibit the proliferation of cancer cells. Microalgae extracts have a significant protective effect against breast cancer through antioxidant activity, apoptosis induction, and immune modulation. Studies show that microalgae such as Spirulina and Haematococcus pluvialis can inhibit tumor growth and promote cell death in breast cancer models, highlighting their potential as complementary therapies. Although the protective effects of microalgae extracts are promising, to completely comprehend their workings and possible incorporation into traditional cancer treatments, more investigation is required. This review highlights the potential of microalgae and microalgae extracts as a source of anticancer agents based on their efficacy against breast cancer.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Traditional, Complementary and Integrative Medicine (Other) |
Journal Section | Review Articles |
Authors | |
Early Pub Date | April 30, 2025 |
Publication Date | April 30, 2025 |
Submission Date | December 11, 2024 |
Acceptance Date | April 3, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 6 Issue: 1 |
◆◆◆
◆◆◆