Osmanlı İmparatorluğu’nda III. Selim ile başlayan yenileşme, 1830’lardaki ıslah hareketleriyle devam ettirilmiş ve nihayetinde 1839’da ilan edilen Tanzimat Fermanı ile bir program çerçevesinde yeniden düzenlenmişti. Belirtilen modernleşme çalışmaları çerçevesinde idari yapı da yeniden şekillendirilmişti. Değişen idare anlayışıyla birlikte Osmanlı kentlerinde bu güne kadar görülmemiş olan hükümet konağı, belediye binası, hapishane, tevkifhane, telgrafhane vb. yapılar şehir merkezlerinde inşa edilmeye başlamıştı. Bu kamu yapıları devlet işlerinin görülüp kamusal düzeninin devam ettirildiği kurumlar olmalarının yanı sıra temsiliyet işlevini de üstlenmişlerdi. Yapılan bu araştırmayla birlikte Arnavutluk’un İşkodra şehrinde yer alan kamu yapılarından hapishane, tevkifhane ve telgrafhane binaları ele alınmıştır. Bu yapılar arasından yalnızca hapishane binasının bir kısmının günümüze ulaşabildiği tespit edilmiştir. Geri kalan yapıların hiç biri günümüze ulaşamamıştır. Çalışmada ana kaynak olarak Osmanlı arşiv belgeleri kullanılmıştır. Belgelere yansıdığı kadarıyla bu binaların inşa aşamaları ortaya konmaya çalışılmıştır. Binalar için yapılan keşif defterleri tespit edilmiş ve okunarak günümüz Türkçesine aktarılmıştır. Böylelikle dönemin inşaat ortamına ışık tutması ve aynı zamanda vilayetteki yapı organizasyonunda rol oynayan tasarımcı ve yürütücüler hakkında bilgiler sunması amaçlanmıştır. Aynı zamanda inşa edilecek binalar için çizilmiş planlar da arşivde rastlanan belgeler arasındadır. Bu planlar sergiledikleri şema açısından başkent ve Anadolu’daki örneklerle karşılaştırılmış benzer yönleri ön plana çıkarılmaya çalışılmıştır.
Westernization movements in the Ottoman Empire began with Selim III, continued through the reform efforts of the 1830s, and were ultimately formalized with the proclamation of the Tanzimat Edict in 1839. As part of these modernization initiatives, the administrative structure was also reconfigured. With the evolving concept of administration, buildings such as government mansions, municipal offices, prisons, and telegraph stations—previously unseen in Ottoman cities—began to be constructed in city centers. Beyond serving as institutions for organizing state affairs and maintaining public order, these public buildings also took on a representational role. Within the scope of this research, the public buildings of Shkodra, Albania—namely prisons, detention centers, and telegraph offices—are analyzed and discussed Among these buildings, only a part of the prison building has survived to the present day. None of the remaining buildings have survived to the present day. Ottoman archive documents were used as the main source of the study. As far as it is reflected in the documents, the construction stages of these buildings have been tried to be determined. The estimation books for the buildings were identified, read and translated into modern Turkish. In this way, the study aims to shed light on the construction environment of the period, while also providing insights into the designers and officials who played a role in the organization of building activities in the province. The archive also contained architectural plans drawn for the proposed buildings. These plans were analyzed and compared with counterparts from the capital and Anatolia in terms of their layout and design features, with an emphasis placed on identifying similarities.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Late Modern Balkan History |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 24, 2025 |
Submission Date | March 1, 2025 |
Acceptance Date | May 12, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 25 Issue: 1 |
Journal of Turkish World Studies is licensed under a Attribution-NonCommercial 4.0 International license.