Studying the complex systems within Islamic law reveals a profound commitment to societal organization and advancement, rooted in a religion that values order and progress. Early Islamic society embraced various mechanisms ‒from postal services to policing and traffic regulations‒ illustrating an early form of a traffic security system. This legislative framework predates many modern legal systems, reflecting an integration of universal, humane, and civilizational principles. Islamic jurisprudence, with its pragmatic understanding of traffic dynamics and individual responsibility for physical well-being and material assets, extends its scope to include guarantees and compensation for bodily harm or financial loss arising from traffic incidents. Central to this exploration is an examination of the defining elements of traffic security in Islamic jurisprudence. What defines the traffic security system in Islamic jurisprudence? Does it comprehensively cover all aspects of traffic? Can it be unequivocally asserted that Islamic law takes precedence in shaping this system? This research examines these questions by assessing the system’s historical development and the meticulous precision of its legal edicts, fully realized by the third century AH. It investigates pedestrian conduct and broader regulatory complications, drawing upon insights dispersed across classical texts. Integrating historical, inductive, descriptive, and analytical methodologies, the study offers a holistic understanding of Islamic traffic law, providing timeless insights pertinent to contemporary legal discourse. However, a key limitation of this study is its exclusive focus on Islamic law, without addressing or comparing the legal frameworks of other religious traditions.
İslam hukukundaki karmaşık sistemlerin incelenmesi, düzen ve ilerlemeye önem veren bir dinin toplumsal organizasyon ve gelişime olan derin bağlılığını ortaya koymaktadır. Erken İslam toplumu, posta hizmetlerinden polis teşkilatına ve trafik düzenlemelerine kadar çeşitli mekanizmalar benimsemiş ve böylece erken bir “trafik güvenlik sistemi” oluşturmuştur. Bu hukuki çerçeve, birçok modern hukuk sisteminden önce ortaya çıkmış olup evrensel, insani ve medeniyet ilkelerini yansıtmaktadır. İslam hukuku, trafik dinamikleri ve bireyin fiziksel ve maddi varlıklarını koruma sorumluluğu konusunda pragmatik bir anlayışa sahiptir. Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zarar veya maddi kayıplar için güvence ve tazminat hükümleri içermektedir. Bu çalışmanın temel soruları şunlardır: İslam hukukunda trafik güvenlik sistemi nasıl tanımlanır? Trafikle ilgili tüm unsurları kapsar mı? İslam hukukunun bu sistemi şekillendirmede önceliğe sahip olduğu kesin olarak söylenebilir mi? Araştırma, sistemin tarihsel gelişimini ve hicri üçüncü yüzyılda tam anlamıyla şekillenen hukuki düzenlemelerin titizliğini değerlendirerek bu soruları ele almaktadır. Klasik metinlerden hareketle yayaların davranışlarını ve geniş kapsamlı düzenleyici sorunları incelemektedir. Bununla birlikte, bu çalışmanın önemli bir sınırlılığı, yalnızca İslam hukukuna odaklanması ve diğer dini geleneklerin hukuki çerçevelerini ele almaması veya karşılaştırmamasıdır. Tarihsel, tümevarımsal, betimleyici ve analitik yöntemleri birleştirerek İslam trafik hukuku üzerine kapsamlı bir perspektif sunmakta ve modern hukuk tartışmaları için bir bakış açısı sağlamaktadır.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Islamic Law |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | June 14, 2025 |
Publication Date | June 15, 2025 |
Submission Date | February 2, 2025 |
Acceptance Date | June 10, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 27 Issue: 1 |
SAUIFD accepts the Open Access Journal Policy for expanding and flourishing of knowledge.