Bu çalışma, geçici koruma statüsüne sahip kişilerin sınır dışı edilmesine ilişkin hukuki düzenlemeleri ve geri göndermeme ilkesi çerçevesinde yargısal değerlendirmeleri ele almaktadır. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) ve Geçici Koruma Yönetmeliği’nde, geçici koruma altındaki kişilerin sınır dışı edilmesine ilişkin açık ve özel düzenlemelerin bulunmaması hukuki belirsizlik yaratmaktadır. Bu durum, idarenin sınır dışı kararlarını kıyas yoluyla almasına ve mahkemelerin farklı içtihatlar geliştirmesine yol açmaktadır. Uluslararası hukukun temel ilkelerinden biri olan geri göndermeme ilkesi (non-refoulement), bireylerin zulüm veya insan hakları ihlallerine maruz kalabileceği bir ülkeye sınır dışı edilmesini yasaklamaktadır. Türkiye, 1951 Cenevre Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve BM İşkenceye Karşı Sözleşme gibi uluslararası metinlere taraf olduğundan, sınır dışı işlemlerinde bu ilkeye uygun hareket etmekle yükümlüdür. Ancak, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve idare mahkemeleri tarafından verilen kararlar incelendiğinde, bazı içtihatların geri göndermeme ilkesinin mutlak olduğu yönünde yorumlar içerirken, bazı kararların kamu güvenliği ve düzeni gibi sebeplerle istisnalara izin verdiği görülmektedir. Özellikle Suriyelilerin sınır dışı edilmesi, hem hukuki hem de insani boyutlarıyla tartışmalı bir konu olarak öne çıkmaktadır. Türkiye’de bazı bölgelerin güvenli olduğu iddiasıyla Suriyelilerin geri gönderilmesi söz konusu olsa da, Suriye’deki mevcut siyasi istikrarsızlık, keyfi gözaltılar, işkence ve insan hakları ihlalleri, geri dönüş süreçlerinin risklerini artırmaktadır. Bu nedenle, bireylerin sınır dışı edilmesine yönelik değerlendirmelerin bireysel bazda yapılması ve toplu sınır dışı kararlarından kaçınılması gerekmektedir. Bu çalışma, geçici koruma statüsü altında bulunan bireylerin sınır dışı edilmelerine ilişkin hukuki belirsizlikleri gidermek ve uluslararası insan hakları hukuku ile uyumlu politikalar geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla öneriler sunmaktadır. Hukuki belirlilik, bireysel değerlendirme mekanizmalarının güçlendirilmesi ve içtihat farklılıklarının giderilmesi, bu konuda atılması gereken en önemli adımlardır.
Geçici Koruma Sınır Dışı Etme Hukuki Belirsizlik Geri Göndermeme İlkesi 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) Geçici Koruma Yönetmeliği
Bu makale Etik Kurul iznine tabi değildir
This study examines the legal regulations concerning the deportation of persons under temporary protection status and judicial assessments within the framework of the principle of non-refoulement. The lack of explicit and specific regulations regarding the deportation of persons under temporary protection in the Law on Foreigners and International Protection (YUKK) and the Temporary Protection Regulation creates legal uncertainty. This situation leads to the administration making deportation decisions through analogy and courts developing different judicial precedents. The principle of non-refoulement, one of the fundamental principles of international law, prohibits the deportation of individuals to a country where they may face persecution or human rights violations. As a party to the 1951 Geneva Convention, the European Convention on Human Rights (ECHR), and the UN Convention Against Torture, Turkey is obliged to comply with this principle in its deportation procedures. However, an examination of decisions by the Constitutional Court (AYM) and administrative courts reveals that some judicial precedents interpret the non-refoulement principle as absolute, while others allow exceptions for reasons such as public security and order. In particular, the deportation of Syrians emerges as a controversial issue in both legal and humanitarian aspects. Although certain areas in Turkey are deemed safe for return, political instability, arbitrary detentions, torture, and human rights violations in Syria increase the risks associated with the return process. Therefore, assessments regarding deportation should be conducted on an individual basis, and collective deportation decisions should be avoided. This study provides recommendations aimed at addressing legal uncertainties regarding the deportation of individuals under temporary protection status and aligning policies with international human rights law. Legal certainty, strengthening individual assessment mechanisms, and eliminating differences in judicial precedents are crucial steps that need to be taken in this regard.
Temporary Protection Deportation Legal Uncertainty Non-Refoulement Principle Law on Foreigners and International Protection (LFIP) (Law No. 6458) Temporary Protection Regulation
This article is not subject to Ethics Committee permission.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context (Other) |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | April 25, 2025 |
Publication Date | April 30, 2025 |
Submission Date | January 30, 2025 |
Acceptance Date | April 22, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 62 |