Anadolu Selçuklu Dönemi medrese mimarisi, özellikle kapılar ve giriş kemerleri bakımından dikkat çekici bir çeşitlilik ve estetik derinlik sunmaktadır. Bu çalışma, giriş kemerleri geçmeli olarak tasarlanmış on altı Anadolu Selçuklu medresesini incelemektedir. Yapılar; özgünlüklerini büyük ölçüde korumaları, geçmeli kemer örneği içermeleri ve belgelenebilir nitelikte olmaları kriterlerine göre seçilmiştir. Tipolojik değerlendirmeler, kemer formu, geçme tekniği, taş işçiliği ve süsleme özellikleri gibi mimari ölçütler temelinde yapılmıştır. Anadolu Selçuklu mimarisinde cephelerin ön plana çıkarılması, bu alanlarda detaylı işçilik ve sanatsal zenginliğin öne çıkmasına olanak sağlamıştır. Bu bağlamda, kapı yapısında önemli bir unsur olan giriş kemerleri ayrıntılı şekilde incelenmiş; işlevsel ve tipolojik yönleriyle ele alınmıştır. Geçmeli kemerlerde işçiliğin daha özenli olduğu ve geometrik detayların vurgulandığı görülmektedir. İncelenen kemerler, tasarım ve düzenleme özellikleri doğrultusunda kapıyla olan ilişkileri açısından değerlendirilmiş; üslup ve işlev yönünden çözümlenmiştir. Ayrıca, kemerlerin dönemsel karşılaştırmaları yapılarak gelişim süreçleri, etkileşimleri ve farklı coğrafi bölgelerden aldıkları etkiler analiz edilmiştir. Çalışma kapsamında yapıların giriş kemerleri detaylı biçimde çizilmiş, fotoğraflanmış ve benzerlikleri ile farklılıkları gruplandırılarak ortaya konulmuştur. Bu süreçte, kemer formları, malzeme kullanımı ve süsleme teknikleri üzerinde özellikle durulmuştur.
Renkli taş işçiliği, Anadolu Selçuklu mimarisinin en belirgin özelliklerinden biridir. Bu çalışmada, kemerlerdeki renkli taş uygulamaları estetik, yapısal ve üslup bağlamında ele alınmıştır. Geçmeli kemerlerde renkli taş kullanımının yalnızca dekoratif değil, aynı zamanda yapısal bütünlüğü destekleyici bir işlev üstlendiği tespit edilmiştir. Literatür taraması ve yayın analizi, çalışmanın temel yöntemini oluşturmuş; elde edilen veriler doğrultusunda kemerler tasnif edilip tipolojik olarak sınıflandırılmıştır. Bu çalışma, mevcut literatürde yer almayan yeni tanımlamalar ve sınıflandırma önerileri sunarak, özellikle kemerlerin işçilik teknikleri, geometrik düzenlemeleri ve bölgesel üsluplar arasındaki farklılıkların detaylı analizini içermektedir. Böylece, önceki çalışmalarda yeterince ele alınmamış olan Anadolu Selçuklu Dönemi geçmeli kemerlerinin yapısal ve estetik özgünlükleri kapsamlı bir biçimde ortaya konmuş; literatürdeki bu eksiklik giderilmiştir. Çalışma, Anadolu Selçuklu Dönemi’ne ait giriş kemerlerinin dönemsel gelişimini ortaya koymanın yanı sıra, ilk kez çözümlenen kemerleri kapsamına dahil etmektedir. Ayrıca, daha önce yapılmış sınıflandırmalarla karşılaştırmalı değerlendirmeler yaparak, kemerlerin işçilik teknikleri ve üslup farklılıkları üzerine yeni tanımlamalar sunmaktadır. Ayrıca, renkli taş işçiliğinin mimarideki rolünü ve bu uygulamaların dönemin sanat anlayışına yansımalarını göstermesi açısından dikkat çekicidir. Sonuç olarak, çalışma, Anadolu Selçuklu medreselerinin mimari kimliğini daha iyi anlamaya ve bu yapıların sanat tarihi içindeki yerini değerlendirmeye yönelik anlamlı bir adım niteliğindedir.
Türk İslam Sanatları Tarihi Anadolu Selçuklu Medrese Kemer Geçmeli Kemer Renkli Taş
Yoktur.
Anatolian Seljuk madrasa architecture demonstrates remarkable diversity and aesthetic depth, particularly in the design of doors and entrance arches. This study examines sixteen Anatolian Seljuk madrasas featuring interlaced entrance arches. These buildings were selected based on criteria such as a high degree of authenticity, the presence of interlaced arches, and their documented state. Typological evaluations were conducted based on architectural features, including arch form, insertion technique, stonework, and ornamentation. The emphasis on façades in Anatolian Seljuk architecture brought detailed craftsmanship and artistic richness to the forefront, especially in entrance areas. In this context, the entrance arches—key components of the gate structures—were examined in detail and discussed from functional and typological perspectives. The findings indicate that interlaced arches exhibit more intricate workmanship and place greater emphasis on geometric detailing.
The analyzed arches were evaluated in relation to their integration with the gate structure, based on design and layout characteristics, and further analyzed in terms of style and function. Additionally, developmental processes, cross-regional interactions, and influences from different geographical areas were assessed through comparative historical analysis. Detailed drawings and photographs of the entrance arches were produced, and their similarities and differences were identified and categorized. Particular attention was paid to arch forms, material usage, and ornamentation techniques.
Colored stonework is one of the most distinctive features of Anatolian Seljuk architecture. In this study, colored stone applications in arches were examined in terms of aesthetics, structure, and style. It has been determined that the use of colored stone in interlaced arches is not merely decorative but also plays a structural role in enhancing stability. The study primarily employed a literature review and publication analysis as its methodology. Arches were classified and typologically categorized based on the collected data. This study proposes new definitions and classification approaches that have not been previously found in the literature, while offering a detailed analysis of variations in craftsmanship, geometric design, and regional styles. The structural and aesthetic uniqueness of Anatolian Seljuk interlaced arches—previously underexplored—has thus been thoroughly documented, filling a notable gap in the academic literature.
In addition to unveiling the originality and period-specific development of these entrance arches, the study introduces several examples analyzed for the first time. It also provides new insights into the techniques and stylistic distinctions through comparative evaluation with prior classifications. Furthermore, the study highlights the role of colored stonework in architecture and its reflections on the artistic sensibility of the era. In conclusion, this research contributes significantly to the understanding of the architectural identity of Anatolian Seljuk madrasas and evaluates their role in the broader context of art history.
History of Turkish Islamic Arts Anatolian Seljuk Madrasa Arch Interlaced Arches Colored Stone
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 27 Şubat 2025 |
Kabul Tarihi | 24 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 |