This article covers the period of November 2024-April 2025 of the internal developments in Armenia, the foreign dynamics shaping its international relations, the ongoing process of signing the peace agreement with Azerbaijan and the bilateral relations of Türkiye and Armenia in the light of the process of normalisation of their relations.
The Armenian government has passed through a turbulent period. Internally, the preparations for changing the constitution, Prime Minister Nikol Pashinyan’s statement that the international recognition of the “Armenian Genocide” is not a priority for the government as well as the fact that he questioned, even challenged the “genocide” discourse was heavily criticized by the small but vociferous opposition as treason to the country. In fact, the opposition’s criticisms reached to such an extent that they denied the legitimacy of the government. On the other hand, official words were not put into deeds as no concrete steps were taken to overcome the two major impediments to concluding the planned peace agreement with Azerbaijan: the changing of the constitution and the Zangezur corridor.
The two parties, Armenia and Azerbaijan, announced the conclusion of the final draft text of the peace agreement, meaning the text was ready for signing, which drew international acclaim as a positive development with the expectation that it would be signed and ratified shortly. However, it has been acknowledged that the signing will have to wait until the expressed impediments are overcome.
Developments have emerged in foreign policy where prudence and caution were needed for sustaining the policies of running with the hare and hunting with the hounds as well as trying to sit on two chairs faced challenges. The proclamation of a balanced and balancing foreign policy provided the justification of siding with the West, the EU, and the US, leading to the application for membership in the EU and signing of a strategic partnership agreement with the US. However, it soon transpired that relations with Russia should not be underestimated in view of the new US administration’s approach to Russia, as well as the surfacing fragility of the EU. Hence, Pashinyan yielded to the necessity of attending the Victory Day parade in Moscow despite the disapproval of the West.
Relations with Türkiye have kept their momentum, leading to an active period in bilateral contacts. The sobriety of the commemoration of 24 April caused pessimism and depression particularly in the Diaspora. Armenian Minister of Foreign Affairs Ararat Mirzoyan attended the Antalya Diplomacy Forum accompanied by officials and held a meeting with the Turkish Minister of Foreign Affairs Hakan Fidan. The Armenian side underlined the need for opening the Türkiye-Armenia border for land and railroad connections and expressed dissatisfaction with linking the bilateral process of normalization with the normalization of Armenia-Azerbaijan relations.
At the Antalya Forum, three participating Foreign Ministers of the South Caucasus countries took part in a trilateral panel discussion, which inspired the initiation of a process of trilateral meetings.
Pashinyan Mirzoyan Papikian Karekin II Putin Lavrov Dashnaktsutyun (ARF) Diaspora Erdogan Fidan
Bu incelemede Kasım 2024-Nisan 2025 tarihleri döneminde Ermenistan’daki iç gelişmeler, dış ilişkiler, Azerbaycan ile barış süreci ile Türkiye-Ermenistan arasındaki ilişkiler ve normalleşme süreci ele alınmaktadır.
Ermenistan yönetimi çalkantılı bir dönem geçirmiştir. İç politikada sayıca az fakat sesi gür çıkan muhalefet anayasa değişikliği hazırlığını, Başbakan Nikol Paşinyan’ın “Ermeni Soykırımı” tanıtımının öncelik olmadığı beyanını ve onun soykırım söylemini irdeleyen, hatta sorgulayan ifadelerini vatana ihanet suçlamalarıyla en ağır şekilde eleştirmiştir. Hatta muhalefet, eleştirilerini yönetimin meşruiyetinin bulunmadığı noktasına kadar getirmiştir. Diğer taraftan yönetimin ifadeleri söylemde kalmış, Azerbaycan ile öngörülen barış antlaşmasının önündeki iki temel engel olan anayasa değişikliği ve Zangezur koridoru konularında somut bir gelişme kaydedilmemiştir.
Barış antlaşması sürecinde nihai taslak üzerinde mutabakat sağlanmış, metin imzaya hazır hale gelmiş, bu olumlu gelişme uluslararası alanda övgüyle karşılanmış, metnin bir an önce imzalanması ve onaylanması beklentisi ifade edilmiştir. Ancak engeller giderilemedikçe, sürecin sonuçlandırılmasının vakit alacağı anlaşılmıştır.
Dış politikada devam eden tavşana kaç, tazıya tut politikası ve aynı anda iki sandalyeye oturma gayretini sürdürebilmek zorlaşmış, hassas dengelerin dikkate alınması gereken gelişmeler ortaya çıkmıştır. Dengeli ve dengeleyici dış politika söylemi ile Batı’ya, AB’ye ve ABD’ye yaklaşılmış, AB’ye üyelik başvurusu girişimi başlatılmış, ABD ile stratejik ortaklık anlaşması imzalanmıştır. Ancak ABD yeni yönetiminin Rusya ile ilişkilere yaklaşımı, keza AB’nin ortaya çıkan zafiyeti karşısında Rusya ile ilişkilerin ihmal edilmemesi gereği ortaya çıkmış, Batı’dan gelen aksine telkinlere rağmen Paşinyan Moskova’da Zafer Günü törenine katılmak zorunluğunu hissetmiştir.
Türkiye ile ilişkiler hareketliliğini korumuş, karşılıklı temaslarda aktif bir dönem yaşanmıştır. 24 Nisan anma günü etkinliklerinin sönük geçmesi özellikle Diasporada eziklik hissi ve tepki yaratmıştır. Ermeni Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan beraberinde bir heyetle Antalya Diplomasi Forumuna katılmış, Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile ikili görüşme yapmıştır. Ermeni tarafı Türkiye-Ermenistan sınırının kara ve demir yolu ulaşımı için açılması üzerinde durmuş, normalleşme sürecinin Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine bağlanmasını eleştirmiştir.
Antalya Forumunda üç Güney Kafkas ülkesinin dışişleri bakanları da ortak bir panel toplantısı yapmış, bu gelişme aralarında üçlü görüşme süreci başlatılmasına ilham vermiştir.
Paşinyan Mirzoyan Papikian II. Karekin Putin Lavrov Taşnaksutyun (EDF) Diaspora Erdoğan Fidan
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası Siyaset |
Bölüm | Editoryal |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Mayıs 2025 |
Gönderilme Tarihi | 13 Mayıs 2025 |
Kabul Tarihi | 15 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 77 |