ÖZ
Bu çalışmanın amacı, resmî ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin mesleki özerklik algılarını incelemektir. Eğitimdeki teknolojik yenilikler ve yapısal dönüşümler, öğretmenlerin yalnızca bilgi aktarıcı değil, aynı zamanda rehber ve bireysel ihtiyaçlara yönelik öğretim uygulamaları geliştiren profesyoneller olmasını gerektirmektedir. Ancak merkezi yapıya sahip eğitim sisteminde öğretmenlerin müfredat üzerinde bağımsız hareket edebilme yetileri sınırlıdır. Araştırma, nicel araştırma metodolojisine dayalı olarak genel tarama modeliyle gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmanın evreni 2023-2024 eğitim-öğretim yılında Ankara ilinin Çankaya, Etimesgut, Keçiören, Mamak ve Yenimahalle ilçelerindeki resmî ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden oluşmaktadır. Tabakalı örnekleme yöntemiyle seçilen 600 öğretmen, "Öğretmen Özerklik Ölçeği" kullanılarak öğretim, yönetim, mali ve kişisel/mesleki gelişim alanlarında değerlendirilmiştir. Bulgular, öğretmenlerin genel olarak yüksek düzeyde özerklik algısına sahip olduğunu, ancak mali ve kişisel gelişim alanlarında sınırlamalar yaşadıklarını göstermektedir. Merkezi müfredatın, öğretim özerkliği algısını uygulamada sınırlandırdığı belirlenmiştir. Araştırma, öğretmen özerkliğinin eğitim kalitesi ve mesleki tatmin üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymakta ve bu doğrultuda politika önerileri sunmaktadır.
ABSTRACT
This study aims to examine the perceptions of professional autonomy among teachers working in public secondary schools. Technological advancements and structural changes in education have transformed the role of teachers. They are no longer just knowledge transmitters but also guides who develop instructional practices tailored to students' individual needs. However, in a centralized education system, teachers' ability to make independent decisions, especially regarding the curriculum, is limited. This research uses a quantitative methodology and is designed as a general survey model. The study's population consists of teachers from public secondary schools in the Çankaya, Etimesgut, Keçiören, Mamak, and Yenimahalle districts of Ankara. A sample of 600 teachers was selected using a stratified sampling method. The "Teacher Autonomy Scale" was used to measure autonomy in four areas: instruction, administration, financial matters, and personal/professional development. The results reveal that teachers generally perceive their autonomy as high but face limitations in financial and personal development autonomy. While instructional autonomy is perceived as high, its practical application is restricted by the centralized curriculum. Teachers reported having some flexibility in teaching methods and content, yet this flexibility is constrained by the curriculum. The study highlights that teacher autonomy directly influences educational quality and job satisfaction. It identifies centralized curricula and standardized tests as significant barriers to autonomy. The findings suggest that increasing teacher autonomy can improve teaching processes and recommends developing policies to support this goal.
Gazi Üniversitesi Etik Kurulu’nun 25.05.2022 tarihli ve 09 sayılı onayı doğrultusunda gerçekleştirilmiştir.
Bu araştırmada herhangi bir kurum, kuruluş ya da kişiden destek alınmamıştır.
ÖZ
Bu çalışmanın amacı, resmî ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin mesleki özerklik algılarını incelemektir. Eğitimdeki teknolojik yenilikler ve yapısal dönüşümler, öğretmenlerin yalnızca bilgi aktarıcı değil, aynı zamanda rehber ve bireysel ihtiyaçlara yönelik öğretim uygulamaları geliştiren profesyoneller olmasını gerektirmektedir. Ancak merkezi yapıya sahip eğitim sisteminde öğretmenlerin müfredat üzerinde bağımsız hareket edebilme yetileri sınırlıdır. Araştırma, nicel araştırma metodolojisine dayalı olarak genel tarama modeliyle gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmanın evreni 2023-2024 eğitim-öğretim yılında Ankara ilinin Çankaya, Etimesgut, Keçiören, Mamak ve Yenimahalle ilçelerindeki resmî ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden oluşmaktadır. Tabakalı örnekleme yöntemiyle seçilen 600 öğretmen, "Öğretmen Özerklik Ölçeği" kullanılarak öğretim, yönetim, mali ve kişisel/mesleki gelişim alanlarında değerlendirilmiştir. Bulgular, öğretmenlerin genel olarak yüksek düzeyde özerklik algısına sahip olduğunu, ancak mali ve kişisel gelişim alanlarında sınırlamalar yaşadıklarını göstermektedir. Merkezi müfredatın, öğretim özerkliği algısını uygulamada sınırlandırdığı belirlenmiştir. Araştırma, öğretmen özerkliğinin eğitim kalitesi ve mesleki tatmin üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymakta ve bu doğrultuda politika önerileri sunmaktadır.
ABSTRACT
This study aims to examine the perceptions of professional autonomy among teachers working in public secondary schools. Technological advancements and structural changes in education have transformed the role of teachers. They are no longer just knowledge transmitters but also guides who develop instructional practices tailored to students' individual needs. However, in a centralized education system, teachers' ability to make independent decisions, especially regarding the curriculum, is limited. This research uses a quantitative methodology and is designed as a general survey model. The study's population consists of teachers from public secondary schools in the Çankaya, Etimesgut, Keçiören, Mamak, and Yenimahalle districts of Ankara. A sample of 600 teachers was selected using a stratified sampling method. The "Teacher Autonomy Scale" was used to measure autonomy in four areas: instruction, administration, financial matters, and personal/professional development. The results reveal that teachers generally perceive their autonomy as high but face limitations in financial and personal development autonomy. While instructional autonomy is perceived as high, its practical application is restricted by the centralized curriculum. Teachers reported having some flexibility in teaching methods and content, yet this flexibility is constrained by the curriculum. The study highlights that teacher autonomy directly influences educational quality and job satisfaction. It identifies centralized curricula and standardized tests as significant barriers to autonomy. The findings suggest that increasing teacher autonomy can improve teaching processes and recommends developing policies to support this goal.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sosyal ve Beşeri Bilimler Eğitimi (Ekonomi, İşletme ve Yönetim Hariç), Alan Eğitimleri (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 16 Aralık 2024 |
Kabul Tarihi | 28 Nisan 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 12 Sayı: 1 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.