Since the early twentieth century, when psychoanalytic theory began to exert its influence on literary art, authors who felt compelled to more transparently reflect the inner world of the individual started to develop various narrative techniques. The stream of consciousness technique, as one of the clearest indicators of the reflection of psychoanalysis on modern literature, stands out as a narrative technique that has been frequently used by writers since this period. In world literature, the earliest and most exemplary instances of this technique were provided by authors such as Virginia Woolf, James Joyce, Marcel Proust, and Franz Kafka, while in Turkish literature its first authentic manifestation appeared in the works of Oğuz Atay in 1970’s. Subsequently, through writers like Adalet Ağaoğlu, Bilge Karasu, and Orhan Pamuk, this technique increasingly became a favored method among authors who center the individual’s inner world in their narratives. Bekir Yıldız is an important writer who has left his mark on Turkish literature, revealing the life of the people of Southeastern Anatolia and the problems of the workers who migrated to Germany in a very striking way through his stories written in a socialist realist style. With his novel Halkalı Köle, first published in 1980, Bekir Yıldız departs from his customary narrative style by centering his work on a marriage he was unable to terminate due to legal obstacles, thereby offering an intriguing autobiographical example in Turkish literature. This study examines the intensive use of the stream-of-consciousness technique in Bekir Yıldız’s Halkalı Köle and analyzes its effect on the novel’s thematic structure.
Bekir Yıldız Halkalı Köle stream of consciousness novel autobiographical novel
Psikanaliz kuramının edebiyat sanatı üzerinde etkisini gösterdiği 20. yüzyıl başlarından itibaren bireyin iç dünyasını daha açık bir şekilde yansıtmak ihtiyacı hisseden yazarlar, farklı anlatım teknikleri geliştirmeye başlamışlardır. Bilinç akışı tekniği, psikanalizin modern edebiyata yansımasının en açık göstergelerinden biri olarak bu dönemden itibaren yazarlar tarafından sıklıkla kullanılmaya başlanan bir anlatım tekniği olarak ön plana çıkmıştır. Dünya edebiyatında ilk ve en yetkin örnekleri Virginia Woolf, James Joyce, Marcel Proust ve Franz Kafka gibi yazarlar tarafından verilen bilinç akışı tekniği, Türk edebiyatında ilk gerçek yansımasını 1970’li yıllarda Oğuz Atay’la birlikte bulmuştur. Daha sonra Adalet Ağaoğlu, Bilge Karasu, Orhan Pamuk vb. yazarlar aracılığıyla bu teknik, Türk edebiyatında da bireyin iç dünyasını merkeze alan yazarlar tarafından sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. Güneydoğu Anadolu insanının yaşayışı ile Almanya’ya göç eden işçilerin problemlerini, toplumcu gerçekçi çizgide kaleme aldığı hikâyeleri aracılığıyla çok çarpıcı bir biçimde gözler önüne seren Bekir Yıldız, Türk edebiyatına damgasını vurmuş önemli bir yazardır. Yıldız, ilk kez 1980 yılında yayımlanan Halkalı Köle ile, hikâyelerinde alışılagelen tarzdan çok farklı bir şekilde, hukukî engeller dolayısıyla bitiremediği evliliğini merkeze almak suretiyle, Türk edebiyatına ilginç bir otobiyografik roman örneği sunmuştur. Bu çalışmada, Bekir Yıldız’ın Halkalı Köle romanında yoğun biçimde kullanılan bilinç akışı tekniği incelenerek, bu tekniğin romanda anlatılan konuya olan etkisi analiz edilmiştir.
Bekir Yıldız Halkalı Köle Bilinç Akışı roman otobiyografik roman.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
Bölüm | Türk Dili ve Edebiyatı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Temmuz 2025 |
Gönderilme Tarihi | 25 Şubat 2025 |
Kabul Tarihi | 1 Temmuz 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 24 Sayı: 3 |