Ruth Prawer Jhabvala’s Heat and Dust explores the complex interplay between colonialism, cultural alienation, and the oppressive Indian climate, particularly through the lens of tropical invalidism. The novel juxtaposes two parallel narratives, following Olivia, a British woman in 1920s colonial India, and her step-granddaughter, an unnamed narrator, who retraces Olivia’s journey in the 1970s. Both women’s experiences reveal the persistent struggles of Westerners attempting to navigate India’s cultural and environmental challenges. A central theme in the novel is the physical and psychological toll of the Indian climate on European settlers. The oppressive heat and dust, coupled with tropical diseases, expose the colonizers’ vulnerabilities and undermine their illusion of superiority. Jhabvala’s depiction of characters such as Olivia, Douglas, Harry, and Chid highlights the colonial experience as one of decline rather than dominance. Their frequent illnesses, reliance on hill stations like Simla, and ultimate withdrawal from India reflect the unsustainable nature of colonial rule. Furthermore, the novel critiques imperialist ideology by illustrating how colonial settlers perceived India as both alluring and hostile. The European fear of disease and environmental hardship underscores the broader anxieties of colonialism, revealing the contradictions at its core.
Ruth Prawer Jhabvala’nın Heat and Dust adlı romanı, özellikle tropikal hastalıklar bağlamında, sömürgecilik, kültürel yabancılaşma ve Hindistan’ın baskıcı iklimi arasındaki karmaşık etkileşimi ele alır. Roman, 1920’lerin sömürge Hindistan’ında yaşayan Britanyalı Olivia ile 1970’lerde onun izinden giden, adı belirtilmeyen üvey torununun paralel anlatıları arasında bir karşılaştırma yapar. Her iki kadının deneyimleri, Batılıların Hindistan’ın kültürel ve çevresel zorluklarıyla başa çıkma konusundaki süregelen mücadelesini gözler önüne serer. Romanda merkezi bir tema, Hindistan’ın ikliminin Avrupalı yerleşimciler üzerindeki fiziksel ve psikolojik etkisidir. Bunaltıcı sıcak ve toz, tropikal hastalıklarla birleşerek sömürgecilerin kırılganlığını açığa çıkarır ve onların üstünlük yanılsamasını sarsar. Jhabvala, Olivia, Douglas, Harry ve Chid gibi karakterleri aracılığıyla sömürgecilik deneyimini hâkimiyet değil, çöküş süreci olarak tasvir eder. Bu karakterlerin sık sık hastalanması, Simla gibi tepe istasyonlarına bağımlılıkları ve nihayetinde Hindistan’dan geri çekilmeleri, sömürge yönetiminin sürdürülemez doğasını yansıtır. Ayrıca roman, sömürgeci ideolojiyi eleştirerek, Avrupalı yerleşimcilerin Hindistan’ı hem cezbedici hem de düşmanca bir yer olarak algıladıklarını gösterir. Avrupalıların hastalık ve çevresel zorluklara dair duyduğu korku, sömürgeciliğin daha geniş çaplı kaygılarını açığa çıkararak onun temel çelişkilerini gözler önüne serer.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Avrupa Dilleri, Edebiyatları ve Kültürleri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 12 Mart 2025 |
Kabul Tarihi | 21 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 15 Sayı: 1 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |