Changes in fertility rates and lifestyles worldwide, especially over the last three decades, have led to an aging population. According to the United Nations' World Social Report published in 2023, the global population aged 65 and over is 761 million, meaning one in ten people is over the age of 65. This number is expected to more than double by 2050, reaching 1.6 billion. To maintain the current rate of five long-term care workers per 100 people aged 65 and over, the number of workers in the sector must increase by 13.5 million by 2040. The aim of this study is to examine the characteristics of individuals who benefit from long-term care services and those who work in these services, their working conditions, and the current policy practices of various countries. For this purpose, a descriptive study is presented using reports from the Organization for Economic Co-operation and Development (OECD) and the World Health Organization (WHO). As a result of the study, throughout the OECD part-time work and working on fixed-term contracts are common in the sector, and services are mainly provided by immigrant women. Wages are less than one-fifth of the average wage across the economy. The demand for home care services tends to increase due to factors such as home care being less costly than institutional care and care recipients not wanting to leave their homes.
Dünya genelinde özellikle son otuz yıldır doğurganlık oranlarının azalması ve yaşam süresinin uzaması toplam nüfus içinde yaşlı nüfusun artmasına yol açmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından 2023 yılında yayımlanan Dünya Sosyal Raporu’na göre, dünya genelinde 65 yaş ve üstü nüfus 761 milyon olup her on kişinden biri 65 yaş ve üzerindedir. 2050 yılına kadar bu sayının iki kattan fazla artacağı ve 2050 yılında 1,6 milyara yükseleceği tahmin edilmektedir. 65 yaş ve üzeri her yüz kişi başına düşen beş uzun süreli bakım çalışanı oranının korunması için sektördeki işçi sayısının 2040 yılına kadar 13,5 milyon artması gerekmektedir (OECD, 2020).
Bu çalışmanın temel amacı nüfusun yaşlanmasına paralel olarak her geçen yıl büyümesi beklenen uzun süreli yaşlı bakım hizmetlerinde çalışanların çalışma koşullarına dikkat çekmektir. Bu amaçla Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) raporlarından yararlanarak betimsel bir çerçevede ele alınmıştır. OECD genelinde uzun süreli bakım hizmetlerinde yarı zamanlı çalışma ve belirli süreli sözleşme ile çalışma yaygın olup ağırlık olarak göçmen kadınlar tarafından hizmet sağlanmaktadır. Dolayısıyla OECD genelinde bakım hizmetleri sağlamada toplumsal cinsiyet rollerinin önemli bir rol oynadığı ifade edilebilir. Ücretler ise ekonomi genelindeki ortalama ücretin beşte birinden daha düşüktür. Evde bakımın kurumsal bakıma göre daha az maliyetli olması, bakım alıcıların evlerinden ayrılmak istememeleri gibi faktörlere bağlı olarak evde bakım hizmetlerine olan talebin artma eğiliminde olduğu görülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyal Hizmetler (Diğer) |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 7 Mayıs 2025 |
Kabul Tarihi | 28 Haziran 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 6 Sayı: 1 |