Ayetlerin inme sebebi olarak tanımlayabileceğimiz sebeb-i nüzûl rivayetleri kimi zaman çeşitlilik göstermektedir. Bir ayet hakkında farklı iniş sebeplerinden bahsedilebilmekte, böylece söz ko-nusu durum ayetin iniş sebebi hakkında muğlaklığa sebep olmaktadır. Başka bir zamanda ve mekânda yaşanmış bir olay, ilgili ayetin iniş sebebi olarak sunulabilmekte ya da ayetin iniş se-bebi olan olay tarihi süreç içerisinde muhteva değişikliklerine uğrayabilmektedir. Bu makalede Hucurât Sûresi altıncı ayetin iniş sebebi hakkındaki rivayetlerin muhteva analizi yapılmaktadır. Temel amaç Hucurât Sûresi altıncı ayette bahsedilen fâsıklığın Velîd b. Ukbe’ye (öl. 61/680-81) atfedilme imkanını sorgulamaktır. Nitekim ayette geçen “fâsık” nitelemesinin Velîd’e atfedildiği ifade edilmektedir. Ancak konuyla ilgili rivayetler ve ayetin inmesinden sonra gerçekleşen tarihi olaylar bu nitelendirmeyi sorgulamamıza sebep olmuştur. Zekât âmilliği esnasında yaptığı hata-dan dolayı fâsık olduğu iddia edilen Velîd b. Ukbe’nin Hz. Ebû Bekir (öl. 13/634) ve Hz. Ömer (öl. 23/644) döneminde tekrar zekât âmili olarak görevlendirilmesinin yanı sıra Hz. Osman (öl. 35/656) döneminde Kûfe valiliği gibi önemli bir görevi icra etmesi dikkat çekmektedir. Ayrıca Hz. Peygamber’in ve ashabın, ayetle fâsıklığı sabit olduğu iddia edilen birine yönelik eleştirileri-nin bulunmaması kayda değerdir. Velid’e ilişkin fâsıklık iddialarının Hz. Osman’ın kendisini Kûfe valisi olarak atamasının akabinde dillendirilmeye başlandığı görülmektedir. Elinizdeki ma-kale mezkûr ayet hakkındaki genel kanının arka planını irdelemekte, Velîd b. Ukbe’nin gerçek-ten fâsık olup olmadığı hakkında farklı bir bakış açısı sunmayı hedeflemektedir. Bu hedefe ulaşmak için kronolojik bir sırayla konu hakkında elimize ulaşan en erken tefsir, esbâb-ı nüzûl ve siyer kaynakları incelenmiş, rivayetler arasındaki farklılıklar ifade edilmiştir. Netice itibariyle söz konusu ayet indikten sonraki tarihi süreç ve rivayetlerdeki muğlaklıklar, Velid’e atfedilen fâsıklık iddialarını yeniden gözden geçirmeyi kaçınılmaz kılmaktadır.
Tefsîr Velîd b. Ukbe Siyer Sebeb-i Nüzûl Fâsık Benî Mustalik
Makale konusunun belirlenmesinde ufuk açıcı yönlendirmeleri ve teşviklerinden ötürü hocamız Prof. Dr. Mehmet Halil ÇİÇEK’e şükranlarımızı arz ediyoruz.
The narrations regarding the reasons for the revelation of verses, often referred to as the "al-asbāb al-nuzūl," can exhibit a degree of diversity. Different explanations may be provided for the revelation of a verse, leading to ambiguity surrounding its rationale. Historical events associ-ated with the revelation may undergo changes over time, further complicating the matter. This article undertakes an analysis of the narrations concerning the reason for the revelation of the sixth verse of Surat al-Ḥujurāt. The main purpose of this study is to question the attribution of the label fāsiq mentioned in the sixth verse of Surat al-Ḥujurat to al-Walīd b. ʿUqba (d. 61/680-81). While it has been suggested that the characterization of "fāsiq" in the verse is attributed to Walīd b. ʿUqba (d. 61/680-81), the narrations on this subject, coupled with subsequent historical events, prompt a reevaluation of this characterization. It's significant to highlight that although he was accused of being a fāsiq due to an error made while serving as a zakat collector, Walīd b. ʿUqba was subsequently reinstated in the same position during the reigns of both Abū Bakr and ʿUmar and held an important position such as the governorship of Kūfa during the reign of Uthman. It is also noteworthy that the Prophet and the Companions allegedly did not criticize a person whose fāsiq was established by the verse. It is seen that the allegations of fāsiq regarding Walid started to be voiced after ʿUthman appointed him as the governor of Kūfa. This article delves into the background of the prevailing opinion regarding this verse and endeavors to pre-sent an alternative perspective on whether Walīd b. ʿUqba was indeed a fāsiq or not. In order to achieve this purpose, the earliest available exegetical and sīra sources on the subject are ana-lyzed in chronological order. Differences between the narrations have been expressed. As a re-sult, the historical process after the verse in question was revealed and the ambiguities in the narrations necessitate a reconsideration of the allegations of fāsiq status attributed to Walīd b. ʿUqba.
إن روايات التي تحدث عن أسباب نزول الآيات، والتي يطلق عليها اسم أسباب النزول، تتنوع وتختلف أحيانًا. فقد تُذكر أسباب نزول مختلفة للآية الواحدة، مما يسبب غموضًا حول سبب نزول تلك الآية. وقد يُعرض حدث ما وقع في زمان ومكان مختلفين على أنه هو السبب لنزول الآية المعنية، أو قد يتغير محتوى الحدث الذي كان سبب نزول الآية بمرور الزمن في مسيرته التاريخية.
تهدف هذه المقالة إلى تحليل مضمون الروايات المتعلقة بسبـب نزول الآية السادسة من سورة الحجرات. والهدف الأساسي هو التساؤل في إمكانية نسبة الفسق المذكور في تلك الآية إلى الوليد بن عقبة رضي الله عنه (ت 61/680-81). وقد قيل إن صفة "الفاسق" المذكورة في الآية أطلقت في بعض المصادر على الوليد بن عقبة. ولكن الروايات المتعلقة بهذا الموضوع والأحداث التاريخية التي وقعت بعد نزول الآية دفعتنا إلى التشكيك في هذا التوصيف. فبالرغم من ادعاء فسق الوليد بن عقبة من جراء خطأ ارتكبه أثناء عمله كعامل للزكاة، فقد عُين عاملاً للزكاة مرة أخرى في عهدي أبي بكر وعمر رضي الله عنهما، وشغل منصب والي الكوفة -وهو منصب مهم- في عهد عثمان رضي الله عنه. ومن الجدير بالذكر أيضاً أنه لم يرد أي نقد من النبي صلى الله عليه وسلم أو الصحابة رضوان الله عليهم موجهاً إليه، أي إلى شخص ثبت فسقه وفقًا للآية حسب الادعاء. ومما يُرى أن ادعاء فسق الوليد قد بدأ بعد أن عينه عثمان واليًا على الكوفة.
تهدف المقالة التي بين أيديكم إلى استكشاف خلفية الرأي العام حول هذه الآية، وتقديم وجهة نظر مختلفة حول رأي فسق الوليد بن عقبة أو عدم فسقه. وللوصول إلى هذا الهدف، تم دراسة أقدم مصادر التفسير والسيرة المتاحة التي وصلت إلى عصرنا، بشكل متسلسل زمني، و من ثم تم توضيح الاختلافات الواقعة بين الروايات. ونتيجة لذلك كله، فإن الوتيرة التاريخية بعد نزول الآية والغموض في الروايات يجعلان إعادة النظر في ادعاء فسق الوليد بن عقبة ضرورياً.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Tafsir, Islamic Studies (Other) |
Journal Section | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Authors | |
Early Pub Date | April 27, 2025 |
Publication Date | April 30, 2025 |
Submission Date | November 19, 2024 |
Acceptance Date | April 17, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 9 Issue: 1 |