The rapid advancement and widespread adoption of technology have engendered numerous critical debates concerning the interaction between humans and technology. Among these debates, artificial intelligence (AI) stands out as one of the most significant topics. While AI offers substantial benefits across various aspects of human life, it is also undeniable that it introduces potential risks. This study examines in detail how the actions of AI can be analyzed in relation to the perspectives of different Kalām schools. When we critique the actions of AI within the framework of the Kalām schools’ theory of tevellüd fiiller (causally generated acts), we conclude that these actions should be considered primarily within the perspectives of the Mu‘tazilite and Māturīdī schools, which emphasize individual responsibility. In this regard, we argue that even the autonomous acts of AI remain within the responsibility of the scientists who created it. Although factors such as intention, purpose, and knowledge constitute essential components of an act’s nature, we assume that all these elements are comprehensively known by the scientists who develop AI. Consequently, we conclude that the responsibility for AI’s actions extends to these scientists, as they account for these determining factors.
Kalam Artificial Intelligence Tawlid Theory Benefids and Harms Responsibility
Teknolojinin hızla gelişmesi ve yaygınlaşması, insan ve teknoloji arasındaki etkileşim bağlamında birçok önemli tartışmayı beraberinde getirmiştir. Bu tartışmaların en önemli konularının başında ise yapay zekânın yer aldığını söyleyebiliriz. İnsan hayatının birçok alanında fayda sağlayan yapay zekânın aynı zamanda potansiyel tehlikeleri de insan hayatına sokacağı bir gerçektir. Çalışmada zekânın eylemlerinin kelâm ekollerinin görüşleriyle nasıl nasıl ilişkilendirilebileceği detaylı bir şekilde incelenmiştir. Yapay zekânın eylemlerini kelâm ekollerinin tevellüd fiiller nazariyesi bağlamında kritize ettiğimizde, bu eylemlerin özellikle Mu‘tezile ve Mâtürîdîlerin bireye sorumluluk yükleyen görüşleri çerçevesinde ele alınması gerektiği sonucuna ulaştık. Bu bağlamda yapay zekânın özerk fiillerinin bile onu meydana getiren bilim insanlarının sorumluluğunda olacağı kanaatine vardık. Her ne kadar niyet, amaç ve bilgi gibi faktörler eylemin hakikatini oluşturan önemli etkenler olsa da bu unsurların tamamının, yapay zekâyı oluşturan bilim insanları tarafından ayrıntılı bir şekilde bilindiğini varsaydık. Yapay zekânın eylemlerindeki sorumluluğun, bu faktörleri göz önünde bulunduran bilim insanlarını da kapsayan bir nitelikte olduğu kanaatine ulaştık.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kelam |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 12 Haziran 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 61 |